İmge bağlamında kullanılan tüm dünya insanlarının görünce anlamlandırabileceği, sosyal ve acil ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde düz yani iki boyutlu, anlamı insanlar tarafından ortak değerleri taşıyan gerek lekesel gerekse çizgisel anlatımla çevresinde var olan durumları anlatan şekillerdir.
Büyük bir alışveriş merkezinde, bir Çin Halk Cumhuriyeti vatandaşının ihtiyaçlarını giderebilmesi için yönlendirilmeye ihtiyacı vardır. Ola ki sizde aynı şekilde belki Kanada’da olabilirsiniz. Moskova’nın soğuk gecesinde sokakta bir başına da kalmış olabilirsiniz. İşte, bu gibi anlamını yorumlayamayacağınız ya da dillerinin anlamını çözümleyemediğiniz insanların topraklarında bir başına kaldığınızda, size yol gösterecek, insanların ortak dili; tanımını kullanabileceğimiz, bir resimsel anlatımdır.
Piktogram -İngilizcesi pictogram-; aslında materyallerin sembolleştirilmiş halidir dememizde herhangi bir sakınca yok.
Günümüz İnternet çağına gelmeden önce sadece toplu ihtiyaçlarımızın karşılandığı mekanları göz önünde bulundurduğumuzda, karşımıza çıkacak bu semboller, artık internetin sağladığı web iletişim sayfaları ve sosyal paylaşım platformlarında sık sık karşımıza çıkmaktadır.
Piktogram’ın hayatımıza giriş sebepleri ve bulan kişinin yaşamsal gelişimini anlatacak olursak; hiç de bizim mesleğimizle alakalı olmadığı ve tamamen kendi mesleki çıkarını gözetmek için zaruretten kaynaklanan bir ihtiyaç olduğunu öğrendiğimizde, kullanılan sembollerin tam da anlamına uygun olarak icat edildiğini anlarız.
Şimdi bakalım bu iş nasıl başlamış. 1888 senesinde doğan Neurath, adındaki Avusturya’lı Alman’ın hayatında yaptığı meslekleri sayınca ekonomik planlamacı, konut bürokratı, profesör, müze müdürlük görevini de yaptığını duyunca ne demek istediğimi anlamışsınızdır herhâlde.
Birinci dünya savaşına kadar aristokrat sayacağımız görevlerde çalışan Neurath savaş sonrası, Viyana’ya yerleşmiştir. “Akıllı Sunum” adını verdiği projesi üzerinde aslında müze, sosyal ve trendlerin pedagojik bir gösterimi olan ve sonunda belediye binasında bir ev bulan bir projeyi geliştirmeye odaklandı.
Neurath, büyük ölçüde Rudolf Carnap ve Ludwig Wittgenstein’ın fikirlerine dayanan bir felsefe olan “mantıksal pozitivizmi” savunan sözde Viyana Çemberi adlı filozofların ve edebi şahsiyetlerin başında geldi. Grup, geleneksel, dil temelli felsefenin metafizikte umutsuzca birleştiğine inanıyordu. Dilin içsel sınırlarını aşmanın tek yolu, mantık ve “Boolean Cebiri” gibi seçimi temsil etmek için kullanılan matematik de dahil olmak üzere matematikti.
Böyle bir yaklaşım, Neurath’in sosyal ve ekonomik gerçekleri sayısal, grafik biçiminde sunma konusundaki fikirlerini desteklemiştir.
Neurath’ın ünlü olduğu İzotip-ingilizcesi isotype (International System of Typographic Picture Education) bu konuyu bir başka makalemizde anlatacağız 😉- sistemi ilk önce basitçe “Viyana Usulü” olarak adlandırılıyordu.
Piktogramlarının birçoğu, 1928’de kiralanan Neurath’ın grafik tasarımcısı Gerd Arntz tarafından oluşturuldu. Arntz, konuların ya da diğer bir anlamla cümlelerin çoğaltılmasında kolaylıkla ve yüksek kontrastlığın içeresinde tanınırlığı için; şekillerin basitleştirilmesine ve kontrast oluşturmasına vurgu yaptı.
Neurath, sosyal “özelliklere – özgüllük” tahmini ve yaklaşık olan sayıları – spesifik olarak grafiklerdeki eğriler gibi geometrik elemanlar olarak sunulduğunda, sosyal özelliklere yanlış özgüllük gösterme riskinin çok farkındaydı.
Evrensel bir resim dili hayalini, Avusturya dışında buldu. 1934 yılında Avusturya’da başlayan ırkçı siyasal baskıdan kaçarak Londra’ya taşınmak zorunda kaldı. “Uluslararası Resim Dili” adlı kitabı 1936’da Londra’da yayınlandı.
İki yıl sonra New York’ta başka bir cilt çıktı. Amerika Birleşik Devletleri’nde çıkarttığı “Neurath New Deal” adlı kirap, düşünürleri ve tasarımcıları üzerinde etkili oldu. Neurath, bu kitabı ile erişilebilirliklerine ve hafif dokunuşlarına çizilen tasarımcılara ilham verecektir. Çalışmaları, Nigel Holmes’un Time dergisi ve diğer yayınlar için yaptığı grafiklerle ve resimlerde yankılanıyor.
Sonunda, Neurath’ın sembolleri, günümüzde dahi havaalanlarında ve tren istasyonlarında kullanılan uluslararası simgeler için temel teşkil etti.
Stilsiz görünmek için stilize edildiler ve verimliliği, kurumsal gücü ve global erişimi yayan, modern sans serif yazılara tam olarak uydular.
Aslında bir çoklarımız piktogramların kabullenişinin sonucunda bir ironi görecektir:
Neurath, sosyalizmi öğretmek için bir dünya dili idealliği, kapitalizm için küresel bir koda dönüştüğü yadsınamaz bir gerçek olduğunu.