Beyaz Rusya doğumlu resim sanatçısıdır.
Musevi bir aileden gelmiştir. Doğduğu ve yaşadığı ev şu an müze haline getirilmiştir.
Ye Huda PEN isimli mahalli bir ressamla tanışarak 1906 da ilk resme başladı.
Bir yıl sonra St. Petersburg’da sanat okuluna gitti, dönemin birçok ressamında dersler alarak kendini geliştirdi.
Museviler için çok zor günler başlamıştı. Büyük zorluklar yaşadı. Hapsedildi. Bir süre Paris’te yaşadı.
1917 Ekim Devrim’inde başrol aldı. Fakat umduğu gibi olmadı, rejim onu bunaltmaya devam etti. Paris’e geri döndü Fransa vatandaşı oldu.
2. Dünya savaşında Nazi işgali yüzünden Marsilya’ya kaçtı. Oradan da Amerika Birleşik Devletlerine gitti. 1949 da Fransa’ya geri döndü. 1985’ de öldü.
Musevilik sanatına da yansıda, Beyaz Rusya’da yaşadığı çocukluğu ve onun etkileri net olarak resimlerinde görüldü. Dini öğeler içeren birçok resim yaptı. Resimlerini sınıflandırmak çok zordur.
Bir çok tablosunda aynı anda Paris Okulu, avangart, kübizm ve fovizm izleri görülür.
Çocukluğu çok mutlu geçtiği için mutluluk tablolarında en canlı en güzel renkleri kullanmıştır.
Karısıyla birçok resimde kendine yer vermiştir. Daima mutluluk peşinde koşmuştur.
Yaşadığı tüm zorluklara rağmen umudu daima vardır. Resimlerinde bazı semboller kullanmıştır.
Örneğin; İnek hayatın kusursuzluğunu, horoz çoğalmayı, verimliliği –ki sevgili ile çizilmiştir hep, doğal olarak özgürlüğü AT’la tanımlamıştır. Göğüs genelde çıplak olarak çizilmiştir.
Eyfel resimlerinde çokça yer tutar. Eyfel resimleriyle ilgili ‘’güzelliği resmetmek aptalların, çirkinliği resmet iyi ressamın işidir’’ der.
Argon’dan etkilenip şiirler yazmıştır. Anı kitabı yayınlanmıştır. Hayalperest ve daima çocuksudur. Paris operasının tavanında dehası sergilenmektedir.