Puantilizm Akımının Çıkışına Bakış

Birinci Dünya Savaşı boyunca Paris, sanat ve edebi alanlarda sonuna „ism‟ eklenerek üretilen, heyecanı ve canlılığı egemen kılan kültür karşıtı oluşumlarla çalkalanmaktaydı.

Bu oluşumlar, bilinmeyen ya da fark edilmeyen unsurların keşfine yönelik alaysı bir tavrı öngören estetik bir marka işlevindeydi. Ana eğilimlerinden uzaklaşan ve bu yüzden çalışmalarının karşılığını alamayan birçok yenilikçi sanatçı, kendilerine özgü olan yaklaşımlarını, gene kendi deneyimleri içinde değerlendirmekten öteye gidememişlerdir.

Ne var ki, sanatın salonlar içine gömülmüş ve eğlence aracı olarak değerlendirildiği bir statüden uzaklaşıp, daha yüksek bir üslup ve bakış açısı yansıtması gerekliliğine dair geniş bir görüş birliği hâkimdi.

Halkın sanata bakışı ile ilgili bu düşünce ve görüş, aynı zamanda yenilikçi müzik için malzeme yaratan bir jestti. 1886 tarihinde „yeni-izlenimcilik‟ (neo-impressionism) adıyla ortaya çıkan akım bu görüşü doğrulamaktadır.

1884 yılında Bağımsız Sanatçılar Birliği‟ni kuran sanatçıların asıl amacı, yılda bir kez, her bahar dönemi, Paris‟te rutin olarak gerçekleşen sergiyi kaldırmak ve tüm çalışmaların sergilendiği yeni bir serginin açılmasını sağlamaktı.

İki yıl sonra, grubun önde gelen ressamı Georges Seurat (1859 – 1891), Un dimanche après-midi à l’Île de la Grande Jatte – 1884 (Grande Jatte Adası’nda Bir Pazar Öğleden Sonrası – 1884) adlı büyük eserini sergilemiş ve yine puantilist teknikler kullandığı daha küçük çaptaki eserleriyle yeni-izlenimci grubun bakış açısını ortaya koymuştur.

Georges Seurat, resim sanatını akılcı, mantığa dayalı, sistematik ve etkilerden uzak bir sanat olarak görmek istemiş; bu yoldan hareketle, izlenimcilerin sistem dışı olan yaklaşımlarının yerine bilimsel bir yöntem oluşturma çabalarına girişmiştir.

Seurat‟nın resimleri, bu döneme ilişkin problemlerin çözüm yolları açısından sanatçıların yararlanabildikleri eserlerdir.

Öğrenciliği sırasında renklere ilişkin görsel yaklaşımlar üzerinde yazılan bilimsel analiz ve tezleri inceleyen Seurat, Michel-EugèneChevreul‟in1 keşifleriyle başlamış olan renk teorisi üzerindeki araştırmalara yoğunlaşmıştır.

Yeni-İzlenimciler, birbirine komşu renklerin gözle görülmesinden ziyade palet üzerindeki karışımlarının olanak sağladığı görsel birleşimlerin avantajlarını keşfetmişlerdir.

Seurat, Rood‟un laboratuar deneyimleriyle geliştirdiği görsel renk yaklaşımı prensiplerine göre, komşu renklerin sıralanışını ve küçük noktaların tuval üzerindeki etkilerini keşfetmiştir.

Seurat‟nın takipçileri arasında yer alan, onun erken ölümü sonrasında yeni-izlenimci savaşım mücadelesi vererek puantilist tekniği kullanan diğer sanatçılar arasında Paul Signac, Henri-Edmond Cross ve Camile Pisarro yer almaktadır.

Puantilizm hakkında yazılan diğer makaleye ulaşmak için tıklayın. Puantilizm Nedir?

Ayrıca Kontrol Et

Sürrealizm

Sürrealist ressamlar doğanın mantıki görünüşünü değil, insanın bilinçaltında ve rüyalarındaki âlemi göstermek istemişlerdir.